18 Temmuz 2016 Pazartesi

Fata Morgana: Diş Teli ve Ağız Bakım Rutini



   Herkese merhaba!

   Bugün sizlere uzun zamandır söz verdiğim tel kullananlar ve kullanmayanlar için, herkese hitap edecek diş bakım rutinimden bahsedeceğim. Uzun bir yazı sizi bekliyor. Hazırsanız başlayalım!

   Öncelikle diş telinden muzdarip biri olarak, tel kullansanız da kullanmasanız da günde iki kere dişlerimizin fırçalanması gerektiğini hepimiz biliyoruzdur.

   Bazı zeki arkadaşlarımız, dişlerini düzenli fırçalamayıp, kısa yoldan her şeyi halletmek istiyorlar. Diş beyazlatmak için piyasadaki çeşitli ürünlere gereksiz yere para döküyorlar. İstedikleri o göz alan beyazlığı elde edemediklerinde de üründe suç arıyorlar. Tamam, diş beyazlatma ürünleri çok mu etkili? Hayır. Ama güzel kardeşim, sen diş fırçalamıyorsan, biraz zahmet edip düzenli olarak senede iki kere -hadi bir kere diyelim- dişlerini temizletmiyorsan, çay, sigara, kahve, şekeri hunharca tüketiyorsan, o ürünlerin sana bir faydası dokunmayacaktır, baştan anlaşalım :)

   Gelelim konumuza...

   Diş macunundan başlayıp bir bilgi vermek istiyorum. Sürekli aynı diş macununu kullanmayın. Piyasada bir sürü diş macunu vardır, ama hepsinin içeriği hemen hemen birbirleriyle aynıdır. Sürekli farklı macunların piyasaya sürülmesinin amacı ise çok basittir: Dişlerimiz, sürekli aynı macunla temizlenince alışır, bir zaman sonra etkisini yitirir. Yani tatlım, sen bir macunu üçüncü kez satın alıp kullandığında 'içeriği mi değişti bunun yiaa' deyip şaşırma, macununu değiştir. 

   Ben de sürekli macun değişen birisi olarak tam da şu an İpana 3 Boyutlu Beyazlık Luxe Perfection kullanıyorum. Yanında ise macunla fırçaladıktan sonra ekstra bir beyazlık için aynı serinin beyazlık hızlandırıcı macununu kullanıyorum. Beyazlık hızlandırıcının kokusundan rahatsız oluyorum ve dişlerimi hassaslaştırıyor. Ama severek kullanıyorum. Memnun muyum diye sorarsanız, evet. Bitirince değişecek miyim? İstemesem de evet. 



   Yukarıda bahsettiğim bazı zeki arkadaşlarımızın bir başka versiyonu da, macun niyetine beyazlık hızlandırıcı kullananlar. Arkadaşlar, o sadece macuna ek olarak kullanılıyor. Her şeyin kolayına kaçmayın. 

   Eveet, sıra geldi diş fırçalarına. Bana doktorum tel kullandığım için Oral-B'nin hassas dişler için üretilen fırçasını önerdi. Çünkü tel kullananlar dişleriyle birlikte damaklarını da fırçalıyorlar. Şunu da hatırlatmak gerekir, dişlerinizi sert ve bastırarak fırçalamak daha iyi temizlemez, aksine dişlerinizi hassaslaştırırsınız.

   İkinci olarak, sadece tel kullananların değil, herkesin kullanması gereken bir ürün; arayüz fırçası. Aslında arayüz fırçası tel kullananlar için daha ideal. Tel kullanmayanlar arayüz fırçası yerine diş ipiyle daha iyi sonuç alabilirler. Ne kadar özenli fırçalasak da en ince detayları her zaman arayüz fırçası ve diş ipleri temizler. Devamlı kullanmasanız bile, arada bir kullanın. Sonra diş ağrısıyla dolgu dertleriyle uğraşmayın.

   Ben de yine Oral-B'nin arayüz fırçasını kullanıyorum. Yanında iki tane yedek başlığıyla birlikte satılıyor:



Şimdi gelelim ağız içinde telden dolayı oluşan yaralara. Bazen, özellikle uyurken telin ağız içinde yara yaptığı zamanlar oluyor. Bunun için de doktorum bir jel önerdi ve gerçekten çok memnun kaldım. 

                            

   Günde üç dört kere ağız içine bir pamuk çubuğu yardımıyla sürmemiz yeterli oluyor. Ama ben arada bir kullanıyorum. Günde üç kez kullansak üç güne biter. Çok küçük bir ürün. 

   Bu jeli tellerim çıktıktan sonra da kullanacağım. Çünkü küçüklüğümden beri ağız içimi yeme gibi bir huyum var. Bu yüzden tel kullanmasam da ağız içim hep yaradır. Benim gibi olan arkadaşlara da tavsiye ederim. Bakın, tel kullanmayanlara da yarıyor bu ürünler. Araştırın ve kullanın. 

   Lafı fazla uzatmadan son olarak ağız bakım sularından bahsetmek istiyorum ve sizi rahat bırakıyorum. Ben uzun zamandır Listerine Advanced White suyunu kullanıyorum. Bu ürün de iki haftada ekstra beyazlık vaad ediyor. Tadından nefret etsem de memnuniyetle kullandığım tek ürün diyebilirim.


                                

   Ben de oldum olası dişlerimin istediğim beyazlıkta olmamasından şikayet ederdim. Sonra sağlıklı ve temiz olmasının beyazlığından daha önemli olduğunu kavradım. Açık söylemek gerekirse ne kadar fırçalarsam fırçalayayım, bu suyu kullanmadan tamamen içim rahat etmiyor. 

   Onun dışında denemek için seyahat boy Colgate Plax almıştım. Listerine kadar etkili değildi, beğenmedim. Tercihe göre değişse de, şu bir gerçek ki alkollü sular alkolsüzlere oranla bir tık daha iyi temizliyorlar. 

  Bir de son olarak, geçen hafta yine seyahat boy ürünlere göz atarken White Glo diye bir marka keşfettim, 

                                         

   Birkaç kere deneme fırsatım oldu, memnun kaldım aslında keşfetmekte fayda var. Bu macundan sonra White Glo denemeyi düşünüyorum. Siz de rastlarsanız Watsons'ta falan seyahat ürünleri kısmında, bir deneyin derim. 

   Şimdi bütün bunların dışında asıl önemli olan şey gülümsemek.. Dişlerinizden rahatsız da olsanız, gerekli temizliği yaptığınız sürece gülümsemekten çekinmeyin arkadaşlar. Unutmayın, gülümseyince güzelleşirsiniz!!

   Tel kullananlar ya da kullanmayanlar, sorularınızı ve görüşlerinizi yorum yaparak ya da instagram hesabımdan (@fatamorganablog) bana ulaşarak söyleyebilirsiniz.                                       
   Sabrınız için teşekkür ederim. Umarım az da olsa yardımcı olmuşumdur. Bir sonraki yazıda görüşmek üzere, hoşçakalın!!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder